İsim: Evita
Soyisim: Blatzkowicz
Doğum Yeri : Russia / Novosibirsk
Doğum Tarihi: 12.07.1986
1985 yılında Novobrisk kenti, tipik bir Sovyet şehriydi - klasik gri ve monoton binalar, anıtlarla dolu büyük meydanlar ve Sovyet liderlerinin devasa posterleri her yerde göze çarpıyordu. Şehir, komünist ideolojinin kök saldığı bir merkezdi ve halkın her adımı titizlikle izleniyordu.
Novobrisk kentinde yaşayan Ivan Blatzkowicz, kendisini partiye adamış bir Komünist Parti üyesiydi. İşinde başarılı ve sadık bir çalışan olarak, parti tarafından ödüllendiriliyordu. Ancak, Ivan’ın iç dünyası, sistemle uyumlu olmanın getirdiği kısıtlamalar ve vicdanındaki sorgulamalar arasında gidip geliyordu. Bu durum, zamanla onun içsel çatışmasını arttıracaktı. İçsel çatışmalarını arttıran başka bir olay da 1985 yılında Evita’nın annesi olacak kadın Anna ile tanışmasıyla arttı.
Anna Ivanova genç ve idealist bir öğretmendi. Anna, genç nesilleri parti ideolojisiyle şekillendirmek için okullarda komünist propagandayı yaymakla görevliydi. Ancak, zamanla öğrencilerin gerçek dünya ile karşılaştıklarında yaşadıkları zorluklarla başa çıkamadıklarını fark etti. Anna, bu gerçekleri örtbas etmek yerine, öğrencilere dürüst ve adil bir eğitim verme arzusuna sahipti, ancak bunu yaparken parti baskısının altında eziliyordu.
Aynı yıl içerisinde, Anna ve Ivan parti adına düzenlenmiş bir etkinlikte tanıştılar. Etkinlik, parti üyelerinin ve çalışanlarının bir araya geldiği, propaganda ve parti ideolojisinin kutlandığı bir toplantıydı. Ivan, sadık bir parti üyesi olarak etkinlikte görevliydi ve organizasyonu yönetiyordu. Parti liderleri ve yetkililer etrafında toplanan kalabalık içinde, Anna’nın genç ve enerjik bir öğretmen olarak da etkinlikte yer aldığını fark etti.
Anna, etkinlikte parti liderlerine övgüler düzen ve komünizmin üstünlüklerini vurgulayan konuşmalar yapıyordu. Ancak, Ivan fark etti ki Anna’nın gözlerinde bir şüphe parıltısı vardı. Konuşmalarından ve ifadelerinden, Anna’nın içten içe sistemi sorguladığını ve kendi öğrencilerine daha adil ve özgür bir gelecek sağlama arzusunu taşıdığını düşündü.
Etkinlik sırasında, bir ara kısa bir mola verildi ve insanlar birbirleriyle sohbet etmeye başladı. Ivan, merakını yenemeyerek Anna’ya yaklaştı ve onunla samimi bir şekilde konuşmaya başladı. İlk başta parti propagandası ve rutin konular hakkında konuştular, ancak zamanla daha kişisel ve içten konulara geçtiler. Etkinlikten sonraki aylarda bir kaç kez buluştular ve ateşli bir aşk yaşamaya başladılar. Aynı yılın sonunda sade bir törenle evlendiler ve bir sene sonra Evita adında tatlı bir kız çocukları oldu.
Evita’nın doğduğu yıl olan 1986’da, Novobrisk kentindeki sosyal atmosfer, komünist rejimle birlikte gelen sürekli izleme ve denetim nedeniyle boğucuydu. İnsanlar sürekli olarak birbirlerini şikayet etmek ve güvensizlik içinde yaşamak zorundaydılar. Bu durum, arkadaşlık ve aile bağlarının bile zayıflamasına neden olmuştu.Zaman ilerledikçe, Novobrisk kentindeki yaşam daha da zorlaşıyordu. Yetersiz tedarikler nedeniyle mağazalarda kuyruklar oluşuyor ve temel ihtiyaçlar karşılanamıyordu. Halkın moral ve motivasyonu giderek düşüyordu, çünkü toplumdaki eşitsizlikler ve ayrıcalıklar göz ardı ediliyordu.
Evita’nın büyüdükçe, hem Ivan hem de Anna ona dürüstlük, adalet ve empati gibi değerleri aşıladılar. Evita, anne ve babasının örnek aldığı adalet duygusu ve sisteme karşı olan sorgulayıcı zihniyeti onlardan devraldı. Onlarla birlikte, Evita da daha çocukluk yıllarında adil bir dünya için mücadele etmeyi kafasına koymuştu.
1991 yılında Evita daha 5 yaşındayken babası Ivan Blatzkowicz, komünist hükümet tarafından parti içindeki eleştirileri ve sistemi sorgulayan tavırları nedeniyle gözaltına alındı. Hükümet, onu partiye sadakatsizlik ve komünist ideolojiyi bozma suçlamalarıyla suçluyordu. Bu süreçte, Ivan’ın ailesi olanları endişe içinde takip etmekteydi. Bir süre sonra Ivan’ın gözaltına alınmasının ardından, bir grup hükümet yanlısı militanlar tarafından suikaste uğradı. Bu militanlar, komünist ideolojiye fanatik bir bağlılıkla hareket eden kişilerdi ve Ivan’ı hedef alarak onun gibi düşünenleri korkutmak ve susturmak istemektelerdi.
Suikast anı, bir akşamüstü Ivan’ın eve dönmeye çalıştığı sırada gerçekleşti. Ivan, sessiz ve loş bir sokağa girerken birdenbire arkadan gelen bir saldırganın silahla ateş etmesiyle vuruldu. İvan, acı içinde yere düşerken, saldırganlar hızla olay yerinden kaçtılar.
Ivan öldürüldükten sonra Anna ve genç Evita umutsuzca bir korku ve kaygı yaşamaya başladılar. Anna, çok sevdiği memleketi Novobrisk’i kızının ve kendisinin can güvenliği için terk etmeyi kafasına koymuştu. Ama 1991 yılında Sovyet Rusya’yı bir devlet memuru olarak terk etmek neredeyse imkansızdı. Anna bunun için bir çıkar yolu arıyordu. Sonunda bir mucize oldu ve 1991 yılının soğuk Aralık ayında Soyvet hükümeti düştü, Anna küçük kızını da yanına alarak ülkesini bir daha geri dönmemek üzere terk etti.
1991 yılında Sovyetlerin dağılmasından faydalanarak ülkeyi terk eden binlerce göçmen gibi Anna’nın da ilk tercihi özgürlükler şehri Valentine City’e göçmek oldu.
2000 yılında genç kadın ve kızı Evita 9 senelik zorlu Valentine City yaşamlarının sonunda yeni vatanlarına oldukça alışmışlardı ve Evita neredeyse bir yerli gibi ülkenin anadilini konuşuyor, Valentine City’nin saygın okullarında eğitim alıyordu.
2009 yılında, Evita 23 yaşındayken Valentine City Polis Akademisi’ne girdi, ailesinin geçmişteki zorlu deneyimlerinin bir sonucu olarak adalet ve toplumsal düzen için mücadele etme arzusunu bu seçiminde de yansıtmıştı. Babasının komünist hükümet tarafından suikasta uğraması ve ailenin Novobrisk kentinden kaçışı, onun hayatında derin izler bırakmış ve daha adil bir dünyaya katkı sağlama isteğini pekiştirmişti. Ancak, Polis Akademisi’ne katıldıktan sonra Evita, beklenmedik bir durumla karşı karşıya kaldı. Rus ajanları tarafından takip edildiğini fark etti. Bu durum, ailesinin geçmişteki politik duruşu ve babasının komünist hükümet tarafından suikaste uğramasının bir sonucu olduğunu biliyordu ve Ajanlar, ailenin Novobrisk kentinden kaçtığından beri onları izlemek ve herhangi bir potansiyel tehdidi ortadan kaldırmak için görevlendirilmiş olduğunu hemen anladı. Yaşlı annesine durumu anlatmak yerine problemini kendisi çözmeyi tercih etti ve 2009 yılında daha stajyer bir polisken Rus ajanlara karşı silahlı çatışmaya girdi, bu çatışmada ağır yaralar alan Evita Rus hükümeti ajanları tarafından kaçırılarak türlü işkencelere maruz bırakıldı.Bu sırada şehrin polisi kayıp stajyer memuru canlı ya da diri bulamamıştı.
Rus hükümetinin tam bir sene süren türlü işkence ve beyin yıkama yöntemlerine yıllar geçtikçe dayanamayan Evita’nın beyni, Valentine City içinde Rusya’nın daimi düşmanı Amerika’ya karşı bir taktiksel savaş aleti gibi kodlanarak adeta bir deney kobayı gibi kullanıldı.
Takvimler 2010’u gösterdiğinde Ivan ve Anna’nın masum kızından geriye sadece Evita’nın bedeni kalmıştı. Aynı yıl içinde Rus bilim adamları geliştirdikleri X0-1-02 isimli deneysel proje ile, Evita ve onun gibi bazı beyinleri yıkanmış siyasal kaçakların bedenlerini, o zamanın teknolojik altyapısını kullanarak dondurmuşlar ve eğer teknolojileri bu bedenleri hayata döndürecek seviyeye gelirse istihbarat aracı olarak kullanabilmek için saklamışlardı. Evita’nın bedeni dondurulduğunda, 24 yaşındaydı.
2035 yılında Rus hükümeti Western Industries isimli bir şirketin planlarının istihbaratını almış ve Timmy Carter ve Paleto Direnişçileri örgütünün yarattığı iç karışıklıkları izlemiş, raporlamış ve X01-1-02 isimli projeyi istihbarat için kullanabileceklerine karar vermişler, hayata geçirmek üzere çalışmalara başlamışlardır. 2081 yılına kadar mevcut 52 deneği canlandırma çalışmaları başarısızlıkla sonuçlanmış yıllar içinde bir çok denek bedeni telef olmuştur.
2081 yılında, hummalı bir çalışma sonrasında Rus Hükümeti tam 71 sene sonra 52 adet dondurulmuş vucuttan sadece Evita’yı hayata döndürebilmişler ve Amerikan gibi görünen ve davranan, akıcı şekilde Rusça konuşabilen ve her ne olursa olsun yeterli zihinsel manüpilasyon yapıldığında Rusya için savaşacağını ve bilgi kaçıracağını bildikleri, sahte hatıralar, duygular ile yüklenmiş uzun soluklu bir devletsel projenin ürünü olan Evita’nın bedenini, Özgürlük Harekatı’nın içine sızdırmayı başarmışlardır.
2035 yılında 24 yaşında iken Paleto Hükümetinde öğretmen olduğunu anımsayan Evita, genç ve idealist bir öğretmendi. Hatıralarında, Evita genç nesilleri John W. Brigid’in ideolojisiyle şekillendirmek için okullarda propaganda yaymakla görevliydi. Ancak, zamanla öğrencilerin gerçek dünya ile karşılaştıklarında yaşadıkları zorluklarla başa çıkamadıklarını fark etti. Evita, bu gerçekleri örtbas etmek yerine, öğrencilere dürüst ve adil bir eğitim verme arzusuna sahipti, ancak bunu yaparken ideolojilerin baskısının altında eziliyordu…Ancak, Evita’nın iç dünyası, sistemle uyumlu olmanın getirdiği kısıtlamalar ve vicdanındaki sorgulamalar arasında gidip geliyordu. Ya da sadece öyle sanıyordu…