Kevin ESTER

SALGIN ÖNCESİ: KEV 2008 yılında Atlanta da orta halli bir ailenin tek erkek çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Denizci bir babaya ve ev hanımı bir anneye sahip olan Kev babasına hasret büyümüştür. Babası Ian ile sayılı anısı olan Kev birlikte denize açıldıkları o günü asla unutmuyor ve tekrarlanması için gün sayıyormuş. Babasız büyümek Kev e kötü geldiği kadar iyi yanları da olmuştur yaşıtlarına göre daha olgun ve farkında büyümüştür. Sayılı arkadaşa sahip olan Kev hayvanları çok seven bir çocuktur. Hatta sokaktan hasta bir kediyi de sahiplenmiş ve onunla arasında bir bağ olduğuna inanmıştır. Bu yüzden hayali veteriner olmakmış fakat annesi doktor en azından hemşire olmasını çok istiyormuş. Çocukluk yaşlarında okulda pek başarılı olmayan Kev lisede bu durumu toparlamış ve sağlık derslerine önem veren bir öğrenci olmuştur. Yakın arkadaşı Iyv ve Elizabeth ile sık sık bir araya gelir ve değerlendirme yaparmış. Henüz gençlik yıllarının başında annesinin amansız bir hastalığı olduğunu ve pek ömrünün kalmadığını öğrenen Kev babasına ulaşmaya çalışsa da çabaları sonuç bulmamış annesi ise olanlara dayanamamış.O günden sonra Kev annesinin ondan tek isteği olan şeyi doktor olmayı kafaya takmış . Artık tek başına olan Kev büyükannesinin yanına taşınmak için hafta sonunu beklerken başına hiç beklenmedik şeyler gelmiş…

KAOSUN BAŞLANGICI: Kevin, Elizabeth ve Ivy, aynı liseden üç yakın arkadaştı. Bir gün, tuvalette ot içerken cezaya kalmışlardı. Okuldan çıkarken dünyada korkunç bir zombi istilasının başladığını fark ettiler. Sokaklar kaosa dönmüş, insanlar panik içinde kaçışıyordu. Tam o sırada, rehber öğretmenleri olan Raven (Teyze) yanlarına geldi ve onları hızla bir araya topladı. Raven, zombi istilasının giderek yayıldığını ve güvende olmak için bir plan yapmaları gerektiğini söyledi. Ancak panik içinde olan grup, hızla ayrıldı ve her biri ailesini bulmak için ayrı yollara düştü. Ivy, annesinin yanına gitmeye karar verdi. Ivy’nin annesi evlerine yakın bir yerdeydi ve Ivy onu kurtarmak istiyordu.

KEVININ MERCEĞİ: Kevin babasının denizdeki teknesine doğru yola çıktı. Bu yolda karşısında onu bekleyen yüzlerce tehdit olduğundan habersiz ilerleyen Kev gördükleri karşılığında şaşkınlığını gizleyemedi yanında sadece o günün dersleri ait sağlık kitapları bir kaç kalem makas ve cetvel vardı. Kendini koruma iç güdüsü ile makası elinde sıkıca tutarak limana doğru ilerledi bir umut babasını orda görebilmeyi istedi .Fakat geldiğinde tekne boştu tekneye ilk ulaşan o olsa gerek arkadaşlarından hiç biri henüz orada yoktu .Yoksa başaramamışlar mıydı? İçeri girip tekneye bir göz attı babası Kev e bir not bırakmıştı. Babasının kaleminden şu sözcükler dökülüyordu’ 'Sevgili Kev

Bu satırları okuduğunda, muhtemelen yanımda olmayacağımı anlamışsındır. Herhangi bir baba gibi, bu kararı almam kolay olmadı. Ancak bazen yaşamda zor kararlar vermek zorunda kalırız ve bu benim için de böyle bir durum.

Tekne kaptanı olarak, hayatımızı denizlerde geçiriyorum ve bu benim doğam. Ancak bu hayat tarzı, ailemle birlikte olmamı engelliyor ve sana yeterince zaman ayıramıyorum. Senin büyümeni, hayatındaki önemli anları kaçırmayı istemiyorum ve bu yüzden seni terk ediyorum diyebilirim.

Lütfen unutma ki senin için her zaman en iyisini istiyorum ve seni seviyorum. Belki bir gün anlayışla karşılayabilirsin bu kararımı. Eğer gelecekte tekrar bir araya gelme şansımız olursa, seni daha fazla tanımak ve hayatını paylaşmak isterim.

Unutma, her zaman kalbimde olacaksın ve senin için dua edeceğim.

Okudukları karşısında göz yaşlarına hakim olamıyordu. Derken bir ses ile irkildi. Gördüğü yakın arkadaşı olan Elizabethden başkası değildi apar topar mektubu çantasına tıkıştıran Kev koşup Elizabeth 'e sarıldı Kevin ve Elizabeth, babasının teknesine ulaştıklarında, burada Ivy’yi beklerken onun yerine liseli yaşlarda bir genç olan Lowell ile karşılaştılar. Lowell, onlara Ivy’yi kurtardığını ve onunla birlikte tekneye geldiğini söyledi. Uzaktan teyzeyi ve yanındaki üniformalı adamı gördüler teyze yaralanmıştı üniformalı adam ile tanıştılar adının Owen olduğunu ve polis olduğunu öğrendiler Üç arkadaş Teyze Owen ve Lowell, birlikte denizdeki tekneye binerek güvende olacakları bir adaya doğru yol aldılar. Lowell, yakın zamanda zombi istilasından kaçarken Ivy ile karşılaşmış ve onu kurtarmıştı. Artık birlikte güvenli bir sığınak arayışındaydılar. Yolculuk boyunca, zombilerle dolu tehlikeli bir dünyada, dayanışma ve cesaretle birbirlerine destek oldular. Adımlarını dikkatlice seçerek, sonunda güvenli adaya ulaştılar. Burada hayatta kalan diğer insanlarla buluştuğunda, yardımlaşma ve dayanışma içinde yeni bir topluluk kurdular.

Kevin, Elizabeth, Ivy Owen Teyze Lowell, adada yeni bir hayat kurmaya başladılar. Bu tecrübeleri onları birbirine daha da yakınlaştırdı ve güçlü bir dostluk bağı oluşturdu. Zombi istilasından kaçarak denizdeki maceraları, onları hayatta kalmanın önemini, dostluğun gücünü ve umudun her zaman var olduğunu anlamalarına yardımcı oldu. Birlikte zorlukların üstesinden gelerek, yeni bir geleceğe doğru adım atacakları bu adada umut dolu bir şekilde yaşamaya başladılar. Aradan çok zaman geçmiş olmasına rağmen kev çantasını hiç yanından ayırmadı. Çantasındaki kitapları tekrar tekrar okudu mektubu da öyle bu amaçsız dünyada kendine bir amaç belirlemese gerektiğini düşündü insanların hayatına dokunmak ve onları tedavi edebilmeyi amaçlamaya başladı. O günden sonra kendini insanlara medikal destek sağlayabilmek için geliştirmeye devam etti.