Topluluğun Logosu:
Topluluğun Adı: Querencia
Topluluğun Dini Görüşü: Deizm (Topluluğa katılanların inancı önemli değildir.)
Topluluğun Amacı: Yaşa ve yaşat
Topluluğun Yapacağı Rol: İnsanlara barınabileceği bir alan oluşturarak, yaşa ve yaşat mottosunu insanlara benimsetmek ve kıyamet öncesi hayatın özlemini insanlara yaşatmak.
Topluluğun Barınmak istediği YMAP (Bölge Fotoğrafı) :
Topluluğun Detaylı Hikayesi:
Querencia Community
Kıyametten sonra sıradan bir gündü. Diaz bisikleti ile şehirde yemek ararken bir anda başka bir bisikletin sesini duydu. Sesi takip etti ve karşısında kahverengi saçlı , yeşil gözlü , maskeli bir adamın bisiklet sürüp şehirde dolandığını gördü. Önce yanına gitmeye tereddüt edip belli bir süre uzaktan takip ettikten sonra yanına gitmeye karar verdi. Yanına gittiğinde kişiyi tanımaya çalışıp onun ne amaç ile şehirde olduğunu öğrenmeye çalıştı. Aldığı cevap karşısında içi bir nebze de olsa rahatlayan Diaz , yiyecek arayışına Cornelius adlı bu adamla devam etti. Yaklaşık 5 gün boyunca dışarıda beraber yiyecek ve bazı gerekli eşyaları arayan bu ikili geceleri beraber geçirip muhabbet ettikçe düşüncelerinin aynı olduğunu farketti. Şehirden adaya döndüklerinde de beraber takılmaya başlayıp birlikte vakit geçirdiler.
Uzun bir süre birbirlerini tanıyıp güvendiler.İnsanlara yaklaşırken yıkıcı olmak yerine daha yapıcı olmaya çalışıp ‘Yaşa ve Yaşat’ mantığını benimseyerek hareket etmeye özen gösterdiler. Uzun zamandır tanıdığı insanlar olan Lupin ve Damon’u yanlarına çağırıp onlar ile birlikte bir yol izlemeye karar verdiler. Yavaş yavaş büyüyen bu ekibin ana amacı hayatta kalan insanlara yardımcı olup yaşadıkları alanı daha güvenli ve konforlu bir yer haline getirmekle birlikte daha özgür olabildikleri ve düşüncelerini rahatlıkla dile gitrebildikleri bir yerde yaşatmaktı. Kendilerine bir isim arayışına girdiklerinde Damon’ın tavsiyesi üzerine insanların kendini en güvende hissettiği yer anlamına gelen Querencia ismini seçtiler.Yanlarında çok farklı alanlarda yeteneğe sahip insanlar vardı. Silah , mekanik , sağlık , insanlarla ilişkiler ve bir çok alanda bilgiye sahip kişilerin yavaş yavaş birleşerek büyüdüğü bu ekipteki herkesin düşüncesi ‘Yaşa ve Yaşat’ mantığına uygundu. Ekip amaçları için sürekli çalışıyor ve şehire gidip malzeme topluyordu. Yavaş yavaş belirledikleri bölgeye gidip oraları enfektelerden arındırıp , duvarları yapmak için hep birlikte çalışıyordu.Tabii bu süreç öyle kolay olmuyor ve sürekli bir aksilik çıkıyordu. Oluşan aksilik ve kötü durumlara rağmen yine de ekip birbirini bırakmayıp moralini yüksek tutuyor ve pes etmeden birlikte durmaya devam ediyordu. Çevredeki insanlarla iletişimi genellikle iyi olan bu ekibin arasının kötü olduğu insan neredeyse yok denecek kadar azdı. Genellikle yapıcı olmaya çalışsalar da ekibindeki kişilerden birine bir zarar gelirse bir o kadar da yıkıcı olabilecek potansiyelde insanlardı. Herkes birbirini kolluyor ve yeri geldiğinde yardım etmek için kendini riske atmaktan çekinmiyordu. Ya hep beraber ya hiç mantığıyla geride kimseyi bırakmıyorlardı. Adada yaşanan bazı olaylar ve kararlar neticesinde , ekip bu çalışmanın hızlanması gerektiğine karar verdi ve gerektiğinde günlerce uyumayıp çalışarak bu bölgenin geliştirilmesi ve hazır olması için gece gündüz emek sarfetti.
Topluluğun Liderinin Hikayesi:
Diaz Lopez
Doğum Tarihi: 01.09.2010
Doğum Yeri: Los Santos / United States
Burcu: Başak
Aile Üyeleri
Baba İsmi: Werner Lopez
Anne İsmi: Valeria Lopez
BÖLÜM 1 - Her şeyin başlangıcı
Werner Lopez, Gençliğinden itibaren ailesi tarafından sürekli baskı altında kalmış ve askeri eğitime zorlanmıştı, aldığı eğitimler sonucunda askeriyede hayatını yaşamaya karar veren Werner’in ilk görev yeri Los Santos olmuştu. Los Santos’un uygun bir yerinde bir evde kalmaya başlayan Werner, yavaş yavaş hayatını kurmaya başlamıştı. Bu süreçte ailesinin baskıları üzerine evlenmesi gerektiğini düşünüyordu. Werner mavi gözlü, kumral gür saçlı çok yakışıklı bir beyefendiydi. 1.85 boylarında 80 kilo civarlarında yapılı bir insandı. Bir pazar gecesi evine doğru giderken kullandığı toplu taşıma aracında Valeria ile bir kaç kez göz göze gelmişti. Valeria 1.70 boylarında 60 kilo civarlarında ince belli sarı saçlı, masmavi gözlü bir kadındı. Werner, Valeria’yı çok beğenmişti ve hayatının kadını olacağına dair düşüncelere girmişti. Son durağa geldiklerinde ikiside aynı durakta indi ve göz göze geldiler. Werner yavaş adımlarla yürürken Valeria önünde giden bu adamı çok beğenmişti, adeta ilk görüşte aşık olmuştu. Aradan bir süre geçmişti ve Valeria bir gece yine aynı otobüste bu çok beğendi adamla tekrar karşılaştı. Valeria, ayran gönüllü bir insandı. İnsanları çok çabuk beğenir ve çabuk soğurdu ama bu adamda böyle olmadı, aşık olduğunu hissetti ve tanışmak için ilk adımı attı. Attığı bu adımın hayatını bu kadar değiştireceğini bilemezdi…
BÖLÜM 2 - Aile her şeydir
Birbirlerine aşık olan çiftimiz, bir süre geçtikten sonra Werner’in evlilik teklifiyle birlikte daha mutlu bir aile tablosuna dönüştü. Aileleri tanıştı ve bu ilişkiyi onayladılar, aradan çok zaman geçmeden evlendiler ve birlikte yaşamaya başladılar. Yaşadıkları ev müstakil iki katlıydı Valeria çocukları olduğunda çatı katında yaşamasını çok istiyordu ve hayallerinden sürekli olarak Werner’e bahsediyordu. Werner, Valeria’nın hayallerini dinlerken çok güzel bir baba olabileceğini düşünüyordu. Asker olduğundan ötürü evde çok fazla olamıyordu ve evde geçirdiği zamanının çoğunu Valeria’ya ayırıyordu. Evlenmelerinin üzerinden çok fazla zaman geçmeden Valeria hamile kalmıştı. Daha 2 aylık hamileyken Valeria, Werner’e (Diaz) diye seslendi başta Werner garipsedi ve kafasını çevirip Valeria’ya baktı, ne olduğunu anlayamamıştı. Valeria, Werner’e buldum diye bağırdı, çocuğumuzun ismi Diaz olacak diye Werner’e doğru koştu ve sımsıkı sarıldı. Werner bu isim’i beğenmişti ve daha cinsiyeti belli olmadan birlikte benimsemişlerdi. Werner her ne kadar işinden ötürü Valeriayla çok fazla vakit geçiremese bile Valeria halinden memnundu ve Werner ile geçirdiği her dakikayı çok güzel değerlendiriyordu. Bu mutlu sürecin çok uzun sürmeyeceğini bilmiyorlardı ve Werner ailesini bir trafik kazasında kaybetti, bu kötü süreçte Valeria, Werner’e hep destek oldu ve hep yanında durdu. Aradan vakit geçti ve Valeria’nın doğum sancıları artmaya başlamıştı…
BÖLÜM 3 - Güneş doğuyor
Günler 01.09.2010 tarihini, gece saat 3’ü gösterdiğinde o an gelmişti ve Werner ve Valeria’nın tek çocukları Diaz dünyaya gelmişti. Valeria her şeyini Diaz’a adayacağına dair söz vermişti. Günler birbirini kovaladı ve Diaz yavaş yavaş büyüyordu bu süreçte Werner’in asker olmasından ötürü baskıcı bir baba ile hayatını sürdüren Diaz bir çok konuda kendi ayaklarının üzerinde durmayı daha çok küçük yaşlarda öğrendi.
BÖLÜM 4 - Parçalanma
Werner işlerinin yoğunluğundan ötürü ne Diaz ile ne Valeria ile ilgilenemez hale gelmişti, askeriyenin getirdiği sorumluluklardan ötürü eve çok az uğrar olmuş. Uğradığında ise Diaz’a sanki her şeyin olacağından emin gibi askeri düzeyde eğitimler vermeye ve spor yaptırmaya başlamıştı, Valeria bu durumdan şikayetçiydi fakat Werner’e saygı duyuyor ve Diaz’ı eğitmesine izin veriyordu. Diaz 5 yaşına geldiğin de babası işteyken annesi anlamsız ve gereksiz sebeplerden dolayı evi terk etti. Diaz yaşı küçük olduğundan dolayı neler olduğunu kestiremiyordu. Babası işten geldiğinde Diaz’a annesini sordu ve Diaz anlamamışcasına babasına bakıyordu, Babası durumu anlamıştı. Babası asker olduğu ve görevde olduğu için eve dönüşü 1 haftayı bulmuştu. Diaz evde 3 gün boyunca korkudan tüm ışıklar açık durmuş ve çekmecenin en altında ki bisküviler ile hayatta kalmıştı. Karşı komşusu Jack ve Lily durumu fark edince Diaz’a sahip çıktı ve birlikte babasının gelmesini beklemişlerdi…
BÖLÜM 5 - Hayata tutun
Babası evden silahını ve avcı bıçağını alıp bir sinirle çıkmıştı. Diaz’ın bu küçük yaşın da bazı şeyleri anlaması çok da zor değildi. Annesinin öleceğini ve babasının nefret dolu olduğunu biliyordu. Evet babası annesini çoktan öldürmüştü. Babasının Diaz ile vedalaşabileceği kısa bir süre olmuştu. Diaz 12 yaşına kadar babasını sadece görüşler de görmüş ve Baba ile anne özlemi artık ağır basmaya başlamıştır. 12 yaşına kadar Diaza sahip çıkan tek kişiler komşuları Lily ve Jack olmuştu. Bir sabah uyandıkların da o korkunç gün gelmiş ve enfekteler her yerdeydi. Diaz babasına ulaşamıyor ve deliriyordu. Komşuları ile birlikte hayatta kalma mücadelesi verdikten sonra artık yemek stokları tükeniyor ve yaşamak daha da zor hale geliyordu. Aldığı eğitimler sayesinde Diaz bir nebze de olsun yük olmak yerine Lily ve Jack’e destek oluyordu. Diaz, Jack ve Lily yemek aramak uğruna canlarını hiçe sayarak dışarı çıktı ve gittikleri markette yiyecek bir şeyler ararken bir çığlık sesi duyuldu, bu sesin Lily’nin sesi olduğunu farkettiğinde Jack’e kaçmaları gerektiğini söyledi fakat Jack’in onunla birlikte gelmeyeceğini anlayamamıştı…
BÖLÜM 6 - Bekle beni baba
15 yaşına kadar tek başına hayatta kalan Diaz babasını aramak için hapishanenin yolunu tuttu fakat gördükleri karşısın da şok olmuştu. Etraf enfekteler ile kaynıyor fakat babasını arıyor ama hiç bir şekilde bulamıyordu. Diaz babasının kaldığı kısma girene kadar çok fazla efnekteyle mücadele etti fakat babasını asla bulamadı. Babasının kaldığı koğuşu bulduğunda bir çok yıkıntının arasında ona ait olan bir defter buldu. Defter de herşeyi gün ve saatine kadar anlatmıştı Werner… Defterde ki şu cümle Diaz’ı üzmüş fakat aydınlatmıştı. “Çok fazla direndim. ölüyorum…”
BÖLÜM 7 - Yeni bir hayat
Diaz geri kalan hayatı boyunca bir çok topluluk yanına sığınmış ama kimseye taviz vermeden, kimseyle arkadaşlık ve güven ilişkisi kurmadan hayatta kalmayı başarmıştı. Büyük bombardıman sonrasında sığınağa kaçıp hayatta kalmayı başardı ve yeni bir hayat onu bekliyordu. Ada’ya ilk adım attığında kimseyle tanışmayı düşünmüyordu, hayatında yine tek başına olacağına inanıyordu ve hiç beklemediği bir anda şehire indiğinde Cornelius ile tanıştı ikisi de yalnız başınaydı ve hayatı birden bire değişti. Kimseye güvenmediklerini ve zaman içerisinde yeni dostluklar kurarak bu adadan gidip birlikte hareket edeceklerinin sözünü vermişlerdi…
BÖLÜM 8 - Querencia (İnsanın en güvende hissettiği yer)
Birbirlerine söz veren Cornelius ve Diaz yeni arkadaşlıklar edinmeye başlamıştı, edindiği yeni arkadaşlıklarla güzel adımlar ve ikili ilişkiler kurarken Damon ve Lupin ile tanışmış ve bu ikiliye çok güvenmişlerdi. Diaz her geçen gün yanlarına insanları çağırıyor ve fikirlerini insanlarla paylaşıyordu, Yaşa ve Yaşat’ı insanlar benimsemeye başlamıştı…
Topluluğun Üyeleri ( Forum Hesaplarını Etiketleyiniz , maks 15 ) :
@borarsln
@DarkClef
@HolyDarkness
@AloneWolf
@Chief
@DELLY
@Lixue
@NuttyFly
@lenallia
@LilithiuM