Teknolojinin içine doğan çocuk (Jacop Hutson hikayesi)

Dünyaya Los Angeles de sıcak bir ağustos sabahı gözlerini açar, Hutson Ailesi mühendis bir aileydi babası anderson hutson da bir mühendisdi ve kendi teknoloji şirketinin sahibiydi.
böyle bir ailede doğan Jacop teknolojiyle çok erken tanışması çok doğaldı ve çok küçükken teknolojiyle tanışmaya başladı. bebeklik yıllarında haylaz olan Jacop oyuncaklarıyla oynamayı çok severdi, en sevdiği oyuncağı bir uzay roketiydi, aslında buradan belliydi teknoloji aşığı olacağı.
günler geçtikçe büyüyen Jacop lise yıllarında matematikle arasını iyice geliştirmiş ve kendini başarısını geliştirerek teknolojiye olan aşk hikayesinde biraz daha adım atmaya başlamıştı, o dönemde devlet himayesi altında projelerde çalışmak ve eğitim almak için sabırsızlanıyordu lisede ki öğretmenleri ona çok öncü olmaya başlamıştı.
bir gün babasının onu kenara çekip konuşmasıyla artık kendinden daha da emin olmuştu,
babası ona şöyle söylemişti “oğlum Jacop sen zeki bir çocuksun ve artık büyüyorsun hayatına şekil verme dönemin başladı. gerçekten mühendis olmak istiyorsan okulda derslerinin iyi olması konusu dışında benim yanıma gelip şirketimizde projelere göz atabilir ve istersen ordaki mühendislere yardımcı olabilirsin” bu sözler karşısında Jacop’un gözleri parlamaya başlamıştı çok heycanlanıyordu okulda ki hocalarına bile bundan bahsediyordu ve hocalarının ona öğretim konusunda desteğiyle diğer tarafta da babasının şirketinde öğrendiği deneyimlerle liseyi öğrenimde muazzam bir şekilde bitirmişti, bitirdiği lisesinin ardından evine gelen mektupla University of California, Los Angeles, kısaca UCLA yı kazandığını görmüş ve artık bir Mekatronik mühendisi öğrencisiydi tam anlamıyla üniversite notları içerisinde yüzde 9.30 luk dilime girmiş ve iyi bir not aldığı için iyi bir üniversite kazanmıştı. (BKNZ: Mekatronik mühendisi nedir?) üniversite hayatında öğrenimlerine ve deneyimlerine sürekli yeni şeyler katan rick üniversite 3.sınıftayken salgın ortaya çıktı ve komşusu olan polis memuru rick ile birlikte hayatta kalmaya çalıştılar kendilerini hayatta tutmaya çalışan 2 düzine polis memuru rick ve birkaç yüksek tevekküllü mühendis beraber yaşıyorlardı bir topluluk oluşturmaya çalışıyorlardı kendilerini güvende tutmaya çalışıyorlardı.
Jacop daha kendisini savunmayı bile bilmiyordu orada ki memurlar ona basit şekilde birkaç tabancayı kullanmayı ve bıçak kullanmayı öğretti fazlasını da yapamazdı zaten o cesareti yoktu, o savaşmak yerine mühendislere yardım ediyor ve topluluklarını geliştirmeye çalışıyorlardı.
aradan yıllar geçtikçe jacop daha da büyüyor olgunlaşıyordu ailesini salgında kaybetmiş artık ailesi oradaki memurlar olmuştu, artık los angeles yaşanacak bir yer olmaktan çıkıyordu ve hep beraber valentinaya gitmeye karar vermişlerdi, jacop yolda telsiz hatları kesildiği ve birbirlerini kaybettikleri için arkadaşlarını bulamıyorlardı Rick ile beraber valentinaya varmışlardı ve orda enlightened ile tanışmışlardı.
artık hikayeleri arkadaşlarını bulmak ve burda ki topluluklara ve enlightened e yardım etmekti… (devam edecek)