The Falcons

Kıyamet, yeryüzünü enfekteler acımasız istilasıyla karşı karşıya bıraktı. İnsanlığın büyük bir kısmı hayatta kalmayı başaramamış, ancak hayatta kalanlar için de şimdi hayatta kalmak, yeni bir karanlık dünyada mücadele etmek anlamına geliyordu. Bu karanlık dünyada varlık mücadelesi veren en tehlikeli gruplardan biri, “FALCONS” idi.


Falcons, her türlü din ve inanca düşmandılar. Onlara göre, tanrılar insanları terk etmiş ve dünyayı enfektelere teslim etmişti. Hayatta kalmak için, sadece güçlü olmalı ve diğerlerini ezmelilerdi. Bu nedenle, hayatta kalanları yağmalayıp, zorla onlara katılmalarını sağlıyor ve düşman gruplara acımasızca saldırıyorlardı.

Falcons, hayatta kalmak için her şeyi yapmaya hazırdılar. Enfekteleri avlamak, diğer hayatta kalanları yağmalamak ve hatta birbirlerini bile öldürmekten çekinmiyorlardı. Ancak liderleri, “Dini kullananlar” olarak görülen insanlara özel bir öfke besliyordu. Ona göre, bu salgın Tanrı’nın insanlara cezasıydı ve sadece onun arkadaşları hayatta kalmayı hak ediyordu.

Falcons adadaki serüvenleri boyunca insanlar ile iyi geçinmiş büyük bir çoğunluğa yardım etmişti.
Timmy Carter ile araları iyi olan Falcons isimlerini o zamanlar kimseye duyurmamışlardı. Kan alınma zamanı geldiğinde Timmy’nin yanında durarak ona destek vermiş ve ada huzurunu sağlayacak şekilde aksiyon almışlardır.

Fakat artan dron saldırıları ve adadaki insanların grup üyelerine karşı tutumu Falcons’un hoşuna gitmemeye başlamıştı.
Falcons ise uzun zamandır kendi arasında konuştuğu o güzel yeri inşa etmeye karar vermişti.

“Bir Toplum Gerçeklerden Ne Kadar Uzaklaşırsa Gerçeği Söyleyenlerden O Kadar Nefret Eder”

10 Beğeni